BİR KONUDAKİ DÜŞÜNCELERİNİZİ İFADE EDERKEN DÜŞÜNCELERİNİZİ NASIL DESTEKLERSİNİZ?

İnsan doğası gereği karşısına çıkan her şeye karşı “Neden?” sorusunu sormaktadır. Bu da karşımıza yeni problemleri çıkarmaktadır. Problemlerin çözülmesinin temelinde ise doğru bilgiye ulaşma amacı yatmaktadır. Doğru bilgiye ulaşmanın yolu ise bilimden geçmektedir.

İnsanoğlunun merakıyla başlayan bu süreç yazılı ya da sözlü raporlamayla son bulmaktadır. Bu süreç ise araştırmanın alanına girmektedir. Bir problemi hissetme ve merak etme ile başlayan süreçte, yazar tarafından ortaya atılan iddiaların sonuca ulaştırmak için: alan yazın tarama, veri toplama, verileri analiz etme, tablolaştırma, yorumlama ve son olarak da raporlama olarak bir sıra izlemekte ve son olarak da araştırmadan yola çıkarak öneriler sıralanmaktadır. Bunları yaparken de akademik yazmadan yararlanılmaktadır. 

Akademik yazma nedir?

Neden böyle bir tanıma ihtiyaç duymaktayız?

Akademik yazma;

• Kendine has bölümleri,
• Eleştirel,
• Nesnel,
• Tutarlı,
• Bilimsel araştırmayla iç içe,

olan bir raporlaştırma sürecidir.

Karagöl (2018) “Akademik yazma , akademik bağlamdaki araştırmaların çeşitli türlerde raporlaştırılması sürecinde içerik, biçim, yazım ilkeleri, dil ve anlatım bakımından kendine has ilkeleri olan yazma becerisidir)” (s.13).  Araştırma yapılırken araştırmacılar bu ilkele dikkat etmelidir.  Akademik yazılar temel bilgiler üzerine inşa edilerek büyümektedir. Bunun için de yukarıdaki adımların takip edilmesi elzemdir.

Akademik Yazılarda İddia

İddia, bir düşünceyi öne sürmektir. Akademik metinlerde iddia, “sav, argüman” gibi kavramlarla ifade edilmektedir.

İddia kavramı özellikle tartışmacı metinlerde kullanılmaktadır. Tartışmacı metinlerin amacı bir görüşü savunmak ve karşı tarafın düşüncesini çürüterek kendi düşüncesini kabul ettirmektir. İddialar sadece bir konu hakkında tartışmanın temelini oluşturmaz, bilimsel temellere dayanan iyi bir iddia neticesi büyük bir tartışmanın  sonunu da getirebilir. Bu sebeple iddiamızın mantıksal ve bilimsel bir temele sahip olması hayati derecede önemlidir. 

İddia kavramı sadece günümüzde tartışılmamış, Aristotales’ten beri tartışılagelen bir konudur. Bu konuda Aristotales düz mantık kullanarak iddianın özelliklerini açıklamıştır.

Aristotales iddiayı üç alt başlık atında incelemiştir.

• Büyük önerme, Bütün insanlar ölümlüdür.
• Küçük önerme, Sokrates bir insandır.
• Sonuç Sokrates de ölümlüdür

Ancak bu mantık düzeninde bir hata bulunmaktadır:

Aristo’ya göre:

Bütün kuşlar uçar,

Deve kuşu bir kuştur,

Deve kuşu da uçabilir.

Bu yapı mantığa uygun olsa da gerçeklere uygun olmadığı için bize doğru bilgileri sunmamaktadır. Bu yapıyı bize ilk olarak Toulmin The Uses of Argument adlı eserinde tanıtmış ve karşı çıkmıştır.

Toulmin iddiaları daha iyi analiz edebilmek için yeni bir savunma mekanizması kurulması gerektiğine işaret etmiş ve bu düşüncesini de desteklemek amacıyla bir savunma mekanizması sistemini öne sürmüştür. Toulmin’e göre savunma mekanizmasının 3 temel bileşeni 3 yardımcı bileşeni mevcuttur.

Akademik Yazılarda Önerme

İddialar akademik metinlerde kendini önerme olarak göstermektedirler. Önerme genel olarak kanıtlanmaya ihtiyaç duyulan bir düşünce olarak tanımlanabilir ve akademik çalışmanın ilk adımı olarak görülebilir. İddia tartışmacı metinlerde kullanılırken, önerme ikna edici metinlerde kullanılır. Bu metinlerin amacı kendi düşüncesini karşısındakilere dil vasıtasıyla kabul ettirmektir. İkna edici metinler, giriş, ana argümanlar, yardımcı argümanlar, karşı önerme ve sonuç bölümlerinden oluşmaktadır.

Akademik yazılarda önermeler, ileri sürülen iddiaların kanıtlanmasıyla desteklenir. Bunun için de önermelerin ölçülebilir olması gerekmektedir. Ölçülmeyecek önermelerin akademide bir karşılığı yoktur.  Bir önermeyi desteklemek ve kanıtlamak akademik çalışmaların temel amaçlarından biridir. Önermeyi desteklemesi amacıyla yapılan çalışmalar bazen istenilen sonucu vermemekte, aksi bir sonuca ulaşmaktadır. Yazarlar ise önermelerini desteklemek amacıyla olumsuz sonuçları ortaya koymaktan çekinmektedirler. Ancak unutulmaması gereken bir şey daha vardır o da: Olumsuz sonuçlara da ulaşsa bir çalışma alan yazına katkı sağlamaktadır.

Önermeler kendi arasında iki gruba ayrılırlar.

Değişken: Bir şeyin duruma ve yere göre değişebilmesi olarak tanımlanabilir.

Bağımlı değişken: Araştırma sonucundan etkilenen

Bağımsız değişken: Etkisi araştırılan

İstatistiksel önermeler: İki durum arasında ilişki olmadığını kabul edilmez.

Araştırmacı önermeler: Değişkenler arasında alaka olduğu kabul edilir.

Çevrim içi eğitimin + akademik başarıya etkisi

bağımsız değişken       bağımlı değişken

Çocukların internet kullanım süreleri, akademik başarıyı etkilemez. İstatistiksel önermeler

Çocukların internet kullanım süreleri, akademik başarıyı etkiler. Araştırmacı önermeler

Çocukların internet kullanım süreleri arttıkça akademik başarıları azalır. Araştırmacı önermeler

internet kullanım süreleri : Bağımsız değişken

akademik başarıları: Bağımlı değişken

Akademik bir yazıda:

• Başlık sayfası,
• Özet,
• Giriş, İDDİA VE ÖNERME
• Yöntem,
• Bulgular,
• Tartışma,
• Kaynakça,
• Ekler yer almaktadır.

Önerme ve iddia kavramları genellikle akademik metinlerin giriş bölümlerinde geçmektedir.

Bu bölümde insanların kendilerini ifade ederken kullandıkları yöntemlerden birisi olan akademik bir metinde iddia ve önermenin yeri ve öneminde bahsedilmiştir. Bu bölümün temel amacı akademik metinlerin genel özelliklerini tanımak, metinlerin girişlerinin nasıl olabileceği üzerinde durulmuştur.